Altın, yıllarca 2.000 doların altında bir aralıkta işlem gördü. Ancak, daha sonra Mayıs ayı başında 2.450 dolar civarında tüm zamanların en yüksek seviyesine çıktı. Böylece, sarı metal 2019’dan bu yana en iyi performansını gösterdi. Dahası, altın bir akademisyene göre altının yükselişi henüz bitmedi.
Altın, sadece sağlam durmadı, aynı zamanda yeni zirveleri gördü!
Singapur Ulusal Üniversitesi (NUS) İşletme Fakültesi Strateji ve Politika Bölümü’nde öğretim görevlisi olan Xu Le kaleme aldığı yakın tarihli bir makalede, altının 2024’ün ikinci yarısında ve 2025’te neden yükselmesinin beklendiğine dair gerekçelerini açıkladı. Akademisyen, merkez bankalarından gelen talebin artmasına ve ekonomik belirsizliğin yükselmesine işaret etti. Bu bağlamda Le, şu değerlendirmesini paylaştı:
Birçok yatırımcı, çok yönlü bir değerli metal olan altının geleneksel olarak Federal oranlarla ters bir korelasyon gösterdiğine inanıyor. Dolar cinsinden ifade edildiği için, faiz oranları yükseldiğinde ve ABD doları güçlendiğinde, altın fiyatları genellikle düşer. Ancak bu ilişkinin son zamanlarda daha az öngörülebilir olduğu görülüyor. Son birkaç yılda, yüksek Federal fon oranlarına ve istikrarlı bir ABD dolarına rağmen, altın fiyatları sadece sağlam kalmakla kalmadı, aynı zamanda yeni zirvelere yükseldi.
“Altın enflasyona karşı önemli bir koruma görevi görüyor!”
Xu Le’ye göre bu durum, ABD dolarının altın fiyatları üzerindeki etkisi “önemli” olsa da, enflasyon, para politikası, arz ve talep gibi çok önemli rol oynayan bir dizi faktörden yalnızca biri olduğunu gösteriyor. Akademisyen, küresel ekonomik koşullar her geçen gün daha da belirsizleşirken, altının “yatırımcılara ekonomik belirsizlik ve artan enflasyonist baskılar karşısında servetlerini koruyabilecekleri bir sığınak sunarak ön plana çıktığını” belirtiyor. Bu doğrultuda Le, şu açıklamayı yapıyor:
Altın enflasyona karşı bir koruma görevi görüyor. Bu da yatırımcıların ekonomik çalkantı dönemlerinde altına yönelmelerinin önemli bir nedeni. Enflasyonun arttığı dönemlerde genel fiyat seviyesi yükselir ve itibari para birimlerinin satın alma gücü azalır. Böyle zamanlarda altın ön plana çıkar ve yatırımcılara ekonomik belirsizlik ve artan enflasyonist baskılar karşısında servetlerini koruyabilecekleri bir sığınak sunar. Altın, özellikle çalkantılı dönemlerde güvenli bir liman olarak kabul edilmektedir.
Altının dayanıklılık hikayesi
ABD Merkez Bankası 2022 Mart’tan itibaren agresif bir politika izliyor. Le de Fed’in agresif faiz artırımına atıf yapıyor. Akademisyen, bu hamlenin enflasyonu azaltmaya ve ABD dolarını desteklemeye yardımcı olmayı amaçladığını belirtiyor. Dolayısıyla bunun da tipik olarak “altın gibi getirisi olmayan varlıkların cazibesini azaltacağını” söylüyor. Buradan hareketle Le, şu yorumu yapıyor:
Gerçekten de altın fiyatları 2022’de 1.664 dolara kadar geriledi. Ancak altının dayanıklılık hikayesi, faiz artışlarındaki yavaşlama, küresel ekonomik belirsizlik ve jeopolitik gerilimler gibi diğer dinamik faktörlerle de şekilleniyor. 2023 yılı sonunda altın fiyatları önemli ölçüde toparlanarak 2.078 dolara ulaştı. Ortalama altın fiyatı 2023 yılı için 1.940,54 dolar olarak gerçekleşti. Böylece, 2022 yılına kıyasla %8’lik bir artış gösterdi.
“Altın 2024’ün ikinci yarısında ve 2025’te yoluna devam edecek!”
ABD Merkez Bankası, %2’lik enflasyon hedefine ulaşmak için mücadele etmeye devam ediyor. Bu yüzden, piyasanın beklediği faiz indirimlerini erteliyor. Fed için aradan geçen yıllarda işler pek de planlandığı gibi gitmedi. Le, bu durumun altın fiyatları üzerindeki etkisini şu şekilde değerlendiriyor:
Bu karmaşık ekonomik manzara ve diğer belirsizlikler göz önüne alındığında, altın fiyatının yakın vadede istikrarını koruması bekleniyor. İleriye baktığımızda, faizlerdeki potansiyel düşüş altın fiyatlarının bir kez daha yükseldiğini görebiliriz. Altına yatırım yapmak, enflasyonla mücadele etmek ve yatırım portföylerini çeşitlendirmek isteyenler için ihtiyatlı bir stratejidir. Güvenli liman niteliğiyle altının 2024’ün ikinci yarısında ve 2025’te fiyatını yükselterek etkisini sürdürmesi bekleniyor.
Merkez bankaları sarı metali almaya devam ediyor!
Le, altın fiyatlarındaki son eğilimleri şekillendiren en önemli faktörlerden birinin, “özellikle Doğu ve Orta Asya’nın gelişmekte olan piyasalarındaki” merkez bankalarından gelen talep artışı olduğunu belirtiyor. Bu konudaki görüşlerini ise şu şekilde ifade ediyor:
Dünya Altın Konseyi’nin yakın tarihli bir raporuna göre, bu bölgeler ilk çeyrekte net altın alımlarına öncülük etti. Bu durum, önümüzdeki beş yıl içinde ulusal rezervlerde daha fazla altın tahsisine doğru küçük bir stratejik kaymaya işaret eden 2023 Merkez Bankası Altın Rezervleri Araştırması ile uyumlu.